7 Mayıs 2017 Pazar

#Nisan 2017 Ne Okudum Ne İzledim?

Mart ayında düşük giden okuma performansı nedeniyle nisan ayından ümitliydim ama yine güldürmedi... Bu ay da sadece 2 kitap okuyabildim. Havaların ısınmaya başlaması bana pek iyi gelmedi sanırım. Neyse ki okuduğum 2 kitapta uzun zamandır okumak istediğim kitaplardı.

1) Northanger Manastırı - Jane Austen 7/10



Jane Austen kitaplarına ve 18.-19. yy İngilteresine bayılıyorum. Bu kitapta yazarın ilk kitabıymış ve uzun zamandır okumak istiyordum. Kitaba 7 verdim çünkü yazarın ilk kitabı olmasından mıdır nedendir bilmem hikaye biraz yavan geldi bana.



Belki de önce okuduğum Aşk ve Gurur, Emma gibi klasikler beklentimin yüksek olmasına neden olmuş olabilir. Ama kesinlikle kötü değildi ve benim gibi aşk romanı sevmeyen birinin bile severek okumasını sağladı.

2) Sineklerin Tanrısı - William Golding  9 / 10


Sineklerin Tanrısı'nı daha önce yazdığım ve şuradan ulaşabileceğiniz Şişli Kitap Günleri'nden bir sahaftan almıştım. Eski basım olması ve yazı karakterlerinin biraz küçük olmasının kitabı bitirme süremde etkisi olduğunu düşünüyorum ama yine de eski basımdan okumak keyifliydi.

William Golding'in Nobel ödüllü kitabı bir grup çocuğun bir kaza sonucu ıssız bir adaya düşmelerini ve ne kadar medenileşirse medenileşsin insanoğlunun ilkel ve vahşi yönünün ortaya çıkışını çocuklar üzerinden anlatıyor. Normalde bir grup çocuğun başından geçenlerin anlatıldığı kitapları sevmem ama bu kitap öyle değil. Alegori tarzını sevenlere önerilir.

Okuduklarım bu kadar izlediklerime gelecek olursam:

1) Passengers 7 / 10


Yine bir bilim kurgu filmi ile karşınızdayım. Yakın zaman önce sinemalarda olan Türkçe'ye Uzay Yolcuları olarak çevirilen film Passengers. Bilim kurgu seven biri olarak keyifle izledim. Hikaye klasik ve pek bir sürprizi yok ama keyifli bir 2 saat geçirmenizi sağlar.

2) Allied 10 / 10


Bir arkadaşımın tavsiyesiyle izlediğim Allied filmini gerçekten çok beğendim. Bir dönem filmi olması, hikayesi, oyunculuklar her şey çok güzeldi. Savaş döneminde geçen hikayede 2 ajan anlatılıyor. İzlemenizi kesinlikle tavsiye ederim.

3) Horrible Bosses 8 / 10


Bu ay izlediğim 3. film ise bir komedi filmi olan Horrible Bosses oldu. Jennifer Aniston'ı çok severim ve filmi izleme nedenim de onun oynadığını görmem oldu. Filmi de beğendim ve 2. sini de izlemeyi düşünüyorum.



Müzik olarak ise bu ara Birsen Tezer'e takmış bulunuyorum. İnstagrama koyduğum bir video için fon müziği ararken denk geldiğim Birsen Tezer'in sesini de tarzını da çok beğendim. 

Bir ay daha böyle geçti gitti. Hadi bakalım mayıs sıra sende...



2 Mayıs 2017 Salı

Bursa-2017

Herkese Merhaba,
Nisan ayına bir küçük geziyi sığdırmanın mutluluğuyla tamamlıyorum. Nisan yazısını daha yazmadım umuyorum ki onu da en kısa zamanda yazacağım ama öncelikle uzun zamandır gitmek istediğim Cumalıkızık'a gitmiş olmanın mutluluğunu not edeyim istedim.


Geziye kalabalık bir grup halinde ve rehber eşliğinde gittiğimiz için tam bir kültür gezisi oldu. Bu sayede sadece çok güzel fotoğraflar çekmekle kalmayıp köyün tarihi hakkında da bilgi sahibi olduk.
Bursa'da Kızık Türklerinin kurduğu 5 köy varmış. Ama günümüze bozulmadan ulaşan tek köy Cumalıkızık. 


Köyün adının nereden geldiği ile ilgili birden fazla efsane var. Bana en mantıklı geleni Cumalıkızık'ın konum olarak ortada bulunması ve en büyük camiiye sahip köy olmasından dolayı cuma günleri namaz kılınan yer olmasından geldiği oldu.


Köyün en önemli özelliği renkli renkli boyalı evleri. Mavi, yeşil, sarı, pembe ... Her renkte ev görebilirsiniz bu köyde. Ama tabii ki en meşhuru Cumalıkızık mavisi.


Köy UNESCO Dünya Mirası listesinde. Ama korunma ve sahip çıkılma konusu tartışmaya açık tabii. 



Son yıllarda büyük ilgi gören Cumalıkızık'a gittiğimizde çok kalabalıktı ve turistik bir yer haline geldiği için her evin altında bir hediyelik eşya standı vardı. Hediyelik eşya standlarının köyün iç kısmında evlerin önünde olmasındansa meydanda olmalarını ve fotoğraf çekmeye engel olmamalarını tercih ederdim açıkçası.


Köyün en önemli özelliklerinden biri de dünyanın en dar sokağına sahip olması. Rivayete göre bu dar sokak savaş zamanı köyün kurtulmasında da büyük rol oynamış. Eğer bir gün yolunuz düşerse Cinaralığı'ndan geçmeyi unutmayın.


Her köşesini fotoğraflamak istediğim kendimi bir film setinde gibi hissetmemi sağlayan çok güzel bir yerdi Cumalıkızık. Bir daha gider miyim? Evet seve seve giderim.

Cumalıkızıktan sonra yakınlarda bulunan Saitabat Şelalesi'ne gittik. Cumalıkızıktan sonra beni o kadar az etkiledi ki doğru düzgün fotoğraf bile çekmemişim. Vaktiniz varsa uğrayın ama uğrayamazsanız da çok büyük bir kayıp değil açıkçası.


Sonraki durağımız Mudanya oldu. Mudanyada ilk olarak Mudanya Mütareke Evine gittik. Müze fotoğrafı çekmeyi pek sevmediğim için fotoğrafı bulunmuyor. Ama evi gezmenizi tavsiye ederim. Mudanya Mütarekesi' nin imzalandığı ev gerçekten çok güzel ve tarih kokuyor.
Mudanyada gezebileceğiniz bir diğer yer ise Girit Mahallesi olarak adlandırılan eski rum evlerinin olduğu bu fotoğraftaki sokak. Evler gerçekten çok güzeller. 

Bir sahil kasabası olan Mudanya'da yemek molası verebilir ve balık yiyebilirsiniz.


Sonraki durağımız Cumalıkızık' tan sonra en beğendiğim yer olan Tirilye oldu. Fotoğrafta gördüğünüz bölgenin en büyük binası olan Taş Mektep. Restorasyon çalışmasının başlatılacağı bilgisini öğrendik. Umarım iyi bir restorasyon geçirir ve güzellikleri korunur.


Bölgenin bir diğer önemli yapısı ise Fatih Camii. Türklerin bölgeyi fethinden sonra önce Fetih Camii olarak adlandırılmış ama zamanla Fatih Camii olarak dile yerleşmiş.


Camiinin en önemli özelliği ise 2 kere kilisi 2 kere camii olmasıymış. Tavanda bulunan fresk camiiye dönüştürülünce silinmiş ve sonradan İslam dinine uygun işlemeler eklenmiş. Bahçede bulunan sütunlar ise yapılan incelemelere göre kilisenin yapılışından öncesine ait. Araştırmacılara göre sütunlar Bizans dönemine aitmiş.

Tirilye'ye giderseniz manzarayı en güzel izleyebileceğiniz Çamlıkahve'de bir kahve içmenizi ve sahilde yürüyüş yapmanızı öneririm.

Bursa gezisi bu şekilde son buldu. İstanbul'a yakın olması ve günübirlik turların olması kolaylıkları ile cezbedici bir tur. Gitmeyenlere öneririm :)