17 Ocak 2016 Pazar

Kitaplığımda Okunmayı Bekleyenler


Kitaplığımı düzenlerken aldığım ama henüz okumaya fırsatım olamayan kitapları çıkarttım. 2016 yılı kararı olarak kitaplığımdaki tüm kitapları okumadan yeni kitap almamaya söz vermiştim. Umarım bu sözümü tutabilirim. Kitapçıların önünden geçerken ne kadar zorlandığımı anlatamam.
Ama bu karar bana okumak için ayrı bir motivasyon sağlıyor. Bir an önce elimdeki kitapları bitirip yenilerini almak istiyorum.
Ayrıca öğrendiğim yeni bir bilgiye göre ( ne kadar doğru bilemiyorum ama ) yarım bırakılan kitaplar unutkanlık nedeniymiş. Listedeki son 3 kitap benim başladığım ama çeşitli sebeplerden bitirmediğim kitaplar. Hedefim yarım bıraktığım kitapları da bitirmek. Hatta listeye Uğultulu Tepeler ile başladım.
Listedeki sıralama okuma sırası değil bu arada. Belli bir kritere göre sıralamadım. Hangi sırayla okuyacağımda belirsiz, akışına bıraktım diyelim.
Dışarıda yağan yağmurun sesi ile okuma listeme başlıyorum sizde kendi listelerinizi yapabilirsiniz. Kendinize hedef koyup onu gerçekleştirmeye çalışmanın yardımı olacağına inanıyorum.

16 Ocak 2016 Cumartesi

R.I.P. Severus Snape


Harry Potter Serisinin benim için yeri çok ayrıdır. Kitabını okuduktan sonra filmini beğendiğim nadir kitaplardandır. İnsanı gerçekten içine çeken ve bir muggle olduğu için üzülmesine neden olan bir seri ya da hâlâ Hogwarts mektubunun baykuş postasında kaybolduğunu düşündüren... 
14 Ocak 2016 yani geçtiğimiz perşembe günü Severus Snape karakterini canlandıran Alan Rickman'ın hayatını kaybettiği haberini duyduğumda gerçekten çok üzüldüm. Alan Rickman kanser tedavisi görüyormuş ama maalesef kansere yenik düşmüş.
Snape karakterini başka kimse onun kadar iyi canlandıramazdı.
 R.I.P. Alan Rickman

2 Ocak 2016 Cumartesi

Mıknatıslı Kitap Ayraçları

Herkese merhaba,
Bugün sizlere en az kitaplar kadar sevdiğim kitap ayraçlarından bahsedeceğim. Mıknatıslı kitap ayraçlarını çok seviyorum. Hem çok pratikler hemde çok hoş desenliler.

Ben mıknatıslı ayraçlarımı genellikle Toyzz Shop'tan alıyorum. Kasanın yanında rozetlerle birlikte satılıyorlar. Yukarıdaki fotoğrafta da gözüktüğü gibi epeyce bir modeli bende var :)
En sevdiklerim bu beşli. En sağdakini çokça kullandığım için artık biraz deforme olmaya bile başladı.


Baykuş figürünü zaten çok seviyorum ayraçlarda da çok güzel gözüküyor diye düşünüyorum. Ortadaki baykuşlu ayracı Tüyap Kitap Fuarı'ndan almıştım. Bu ayraçları artık her yerde bulmak mümkün fuarda da bolca vardı.

Aklınıza gelebilecek her desende ayraç bulmak mümkün. Benim gibi sizin de böyle bir merakınız varsa gördüğünüz her modeli almak isteyeceksiniz.

Ayraçlarımı genelde Toyzz Shop'tan aldığım için aynı boyutta ve formdalar. Bu şirinler ayracını D&R'da almıştım. Bir şirinler hastası olarak bunu da çok severek kullanıyorum.

İnstagramda paylaştığım fotoğraflarda da sıkça kullanıyorum bu ayraçları. Toyzz Shop'un yakınlarından geçerseniz mutlaka uğramanızı öneririm. Ben önünden her geçişimde kasanın yanındaki ayraç sepetini talan etmeden bırakamıyorum. 
Herkese iyi haftasonları dilerim.

1 Ocak 2016 Cuma

Yeni Başlangıçlar

2016'nın ilk gününden herkese merhaba. Pek yeni yıl kutlayan biri değilimdir ama yine de yılın bu zamanlarını seviyorum. Yeni ajandalar yeni takvimler yeni umutlar insanı mutlu ediyor. Umarım herkes için güzelliklerle dolu bir yıl olur.


Bi'kutu mutluluğu instagram hesaplarından severek takip ediyorum. Aralık ayı temalarını duyunca bu ay bende alayım dedim.
Aralık ayı teması da yeni başlangıçlardı. Bikutumutluluk içeriği sürpriz olan bir kutu hazırlıyor. Detaylı bilgiyi şuradan internet sitesinden ya da şuradan instagram hesabından ulaşabilirsiniz.
Yeni başlangıçlar kutusunda en sevdiğim bu takvim oldu. Ayrıntılarını daha sonra paylaşırım ama her ay için ayrı bir mottosu olan çok hoş bir masa takvimi.
Kutudaki diğer ürünler ise çok tatlı bir anahtarlık, motto kartları, bi'kutu dergi, fotoğrafını çekmeyi unuttuğum bir yüz maskesi, yeni yıl süsleri, dremer bere ve 2016 takvimi idi.
Bi'kutu mutluluk kutusundan takvim çıkacağını bilmediğim için ben daha önce instagramda gördüğüm ve bayıldığım başka bir takvim almıştım. Bu takvim ise 2 taraflı ön yüzü normal gün takvimi iken arka yüzünde her biri için bir motto var. yani hem takvim hem motto kartı gibi kullanılabilir. Bu şahane takvimi ise instagram hesabına şuradan ulaşabileceğiniz @tinidesign hesabından aldım. Aka yüzdeki mottoları ilerleyen günlerde paylaşmaya çalışacağım.
Ajanda olarak ise bu sene Legami marka bu damlalı ajandayı kullanacağım. Legami'nin ürünlerine bayılıyorum. Bir İtalyan markası ve Türkiye'de hem ürünlerini bulmak pek kolay olmuyor hemde biraz pahalı oluyorlar. To do list defterim de Legami marka ve ilk listem 2016'da okunacak kitaplar oldu. Listede bu sene Tüyap Fuarından aldığım ve daha okumadığım bir kaç kitap var. Bir diğer yeni yıl kararım ise yarım bıraktığım kitaplarımı okumak. Çünkü öğrendiğim kadarıyla yarım bırakılan kitaplar hafıza zayıflamasına neden oluyormuş. Benimde hiçte az sayıda olmayan yarım bıraktığım kitabım var. Bu konuda kararlıyım öyle ki kitaplığımdaki tüm kitaplar bitmeden yeni kitap almama kararı aldım uygulayabilirsem :)

Benim 2016 hazırlığım ve kararlarım bu şekilde. Dilerim mutlulukla dolu bir yıl olur herkes için.

31 Aralık 2015 Perşembe

D.I.Y with keyfekedeer

Kar manzaralı bir İstanbul gününden herkese merhaba. Bu sabah hava muhalefeti nedeniyle işe gidemeyince bende evde yabancıların D.I.Y (do it yourself) dedikleri bizim ise Derya Baykal'dan aşina olduğunuz konuya el atayım dedim.


Sizde benim gibi kırtasiye tutkunuysanız mutlaka bu renkli bantlardan sizde de vardır. Çevrenizde "Ne yapacaksın ki bu kadar bantı ?" diye soranlara cevap işte bu yazıda :)


İlk olarak benim en çok hoşuma giden örnekle başlamak isterim. O kadar çok sınava girdim ki evde bu ÖSYM kalemlerinden geçilmiyor. Renkli bantlarla kalemi kaplayıp yeni bir görünüm kazandırabilirsiniz. Ben biraz yanar dönerli bantlar seçtim ama siz  istediğiniz desende bant kullanarak özgünleştirebilirsiniz.
Bu kıskaçları çok seviyorum oldukça pratikler onların üstünü kaplayıp kişiselleştirmeyi daha da sevdim.

Eğer insanlara el yapımı hediyeler vermeyi seviyorsanız ve benim kadar beceriksiz değilseniz kendi kartlarınızı tasarlayabilirsiniz. 

Bunlar da romantik arkadaşlar için :)) Mumların etrafını istediğiniz desenle renklendirebilirsiniz.

Beni en çok uğraştıran bu defter kaplama işi oldu ama sonucu güzel oldu. Kapağından çok hoşlanmadığınız bir defteriniz varsa bunu uygulayabilirsiniz. sevdiğiniz renk ve desendeki bantları benim yaptığım şekilde ya da düz şekilde yapıştırıp kenarlarını maket bıçağıyla kesin. Sonuçta yepyeni bir defteriniz olsun :)

Benim uygulayabildiklerim bu kadar aklıma gelen ama yapacak vaktim olmayan bir kaç fikir daha var( çerçeve yapmak, kitap ayracı yapmak, telefon kabı kaplamak gibi). Örneklerin çok daha fazlasını ise pinterestte bulabilirsiniz.
Benim de washi type adında bir panom var pinterette. şuradan  da takip edebilirsiniz.


21 Kasım 2015 Cumartesi

@nurgunlugu'den El Yapımı Kitap Ayraçları



    Bilen bilir instagramdaki @nurgunlugu hesabı benim Öznurellamın yani annemin. @nurgunlugu yemek temalı bir sayfa annem yemek konusunda 1 numaradır ayıptır söylemesi.
   Ama bugün bahsedeceğim konu annemin yemekleri değil benim için yaptığı kitap ayraçları. Her biri el emeği göz nuru olan bu ayraçlar benim için çok değerliler.
   Bu ayraçları çok seviyorum. Bunu beni instagramda takip edenlerde farketmişlerdir sanırım. Çünkü bu ayraçların fotoğraflarını ğaylaşmaya doyamıyorum.

   Favorilerim çilekli ve kirazlı olan ayraçlar. İkisininde kırmızı olması ve yemek temalı olmaları sadece bir tesadüf !

   Bir diğer favorim ise cupcakeli olanlar. Yani yemek temasına devam :)


Bu dondurmalı model için 8 yaşındaki kuzenimle kavga etmem gerekti.
Notalı olanlar insana müzik aşkı aşılamıyor mu sizcede ?

Kitap ayraçlarını zaten çok seviyorum birde böyle bana özgü el emeği olunca ayrı bir yerleri oluyor.
Kendimi çok şanslı hissediyorum. @nurgunlugu'ne çok teşekkürler :)

15 Kasım 2015 Pazar

2015 TÜYAP KİTAP FUARI



      Beklenen gün geldi. İstanbul kitap fuarı Tüyap Fuar Merkezinde yapıldı. 2 hafta süren fuarın bugün son günüydü. Bende ancak dün ziyaret edebildim fuarı. Yani kendi çapımda yazdıklarımı gelecek sene için ipuçları ve öneriler olarak değerlendirebilirsiniz. Zaten fuar alanı o kadar kalabalık o kadar savaş alanı gibi ki kendimi açlık oyunları film setinde gibi hissettim. O yüzden gelecek sene gidecek olanlar için faydalı ipuçları vereceğime inanıyorum.

    İlk önerim mümkünse hafta içi bir gün sabah saatlerinde gitmeniz. Hafta sonu gitmek zorundaysanız da çok erken yola çıkmanızı öneririm. Yanii sabah uykusu yalan oldu.

       Tabii öncelikle yola çıkmadan önce eşinizden dostunuzdan bir helallik alın gidipte dönememek dönüpte bulamamak var sonuçta fuar Beylikdüzü'nde. Fuar alanı saat 10:00 'da ziyarete açılıyor. Ben tam 10:00 'da gittim ( tabii bunun için saat 8'de evden çıkmam gerekti) Ama o saatte bile oldukça kalabalıktı.



       Yukarıdaki fotoğrafı saat 11:30 da çektim. Erken gelmenin önemine dikkat niteliğinde. Fuar alanında büyük yayınevleri genellikle Salon 3'te bulunuyorlar. Ben girdiğimde ilk bu salonu gezdim. kalabalık artmadan rahatça kitapları inceleyebildim, alacağım kitapları aldım.
       Bu arada yayınevleri genellikle %20-25 indirim uyguluyorlar bence bu çok düşük bir indirim oranı. Bu indirimi zaten internetten sipariş verdiğimde de yakalayabiliyorum. O yüzden size tavsiyem gerçekten iyi bir indirim oranı olduğunu düşünmediğiniz kitapları fuardan almayın dönüşte o kadar yoldan taşıma zorluğu yaşayabilirsiniz.


       Salon 3'ten bir arkadaşımın tavsiyesi ile Rick Riordan'ın "Yunan Tanrıları" kitabını aldım. Harry Potter'ın yazarı J.K. Rowling'i "Boş Koltuk" kitabını almaksa hiç aklımda yoktu aslında ama etiket fiyatı 32 TL olan kitabı 5 TL'ye görünce dayanamadım ve aldım.



        Daha önce hiç Neil Gaiman kitabı okumadığımı itiraf etmem gerek. Ama kitaplarının çok güzel olduğunu duymuştum ve denemek istedim. Hiç Neil Gaiman okumamış birinin "Mezarlık Kitabı" ile başlamasının iyi olacağını söylediler bende denemek istedim.


       Fuara birlikte gittiğim arkadaşım tam bir Ahmet Şerif İzgören hayranı. Şansımıza o gün söyleşisi ve imza günü de vardı. Söyleşisine katıldık oldukça eğlenceli ve güzeldi bende bir kitabını aldım ve imzalattım. Size bir diğer tavsiyem fuarda alışveriş işini 10:00-12:00 arası tamamlayıp yazarların söyleşilerine katılmanız olacaktır. Hem çok keyifli ve faydalı zaman geçirmiş olursunuz hemde kalabalıklaşan fuar alanında savaş vermeniz gerekmez.


       Gelelim benim için fuarın en can alıcı yerine. Daha önceki kitapların hepsini bir yerlerden sipariş verebilir ya da kitapçılardan alabilirsiniz. Ama yukarıdaki fotoğraftaki kitapları bulmanız o kadar kolay olmuyor. O yüzden benim için fuarın en keyifli ve değerli yeri Salon 4'teki sahaflar stantlarıydı. Bir ara acaba yanlış zaman diliminde mi dünyaya geldim diye düşünürken buldum kendimi. 


       Yukarıdaki görseldekiler Halit Ziya ve Ömer Seyfettin'in biyografileri. İçlerinde küçük notlar ve çizimler olan bu biyografiler çok hoşuma gitti.

       
         Halit Ziya Uşaklıgil'in biyografisindeki bu notu görmek beni mutlu etti. Ben kitaplarımı hiç yıpratmadan okuyan biriyim ama böyle yaşanmışlık barındıran kitapları çok seviyorum.


       Bu Red Kit çizgi romanına da resmen ba-yıl-dım. 1988-1989 yılları civarında Milliyet Gazetesi'nin eki olarak verilmiş. 


            Fuarda en beğendiğim kısım sahaflar salonu ve söyleşiler oldu. Size de tavsiyem her yerde aynı fiyata bulabileceğiniz kitapları fuardan alıp yük etmektense normalde bulamayacağınız fuara anlam katan şeylerim peşinden gitmeniz.

               Fuarda kitabın yanı sıra kitap ayracı, bardak altlıkları, ya da kırtasiye ürünleri bulmakta mümkün. Bu Küçük Prens süresiz ajandasını da fuardan aldım. İçinde kitaptan alıntılar var ve süresiz olması çok hoşuma gitti.


          Ben fuar alanından 16:00'da ayrılırken üst geçit şu şekildeydi. Erken gidip erken dönmek en iyisi yani. Bu seneki fuar maceram bu şekildeydi. Gelecek sene görüşmek üzere.